Mart 26, 2012

bilmem

bir anakaralı'nın anakara'dan her bunaldığında, anakara'ya sığınarak teselli bulması:
ya diğer şehirlere mesafemizin yakınlığının hemen hemen eş oluşundan ötürü çekip gidilesi yerlere dair seçeneklerin çoğalmasından kaynaklı çoğalan seçeneklerden -zor bir cümle oldu belki de saçma, farkındayım. ama zor mu? yoksa saçma mı? kararsızım- ya da bozkırın içimize sinip çıkamamasından kaynaklı zannımca. 
merak ediyorum.
acaba bozkır  her bünyeye aynı etkiyi mi yapar?en çok ilkbahar güneşi mi ağlatır insanı?
bilmem.
bilen var mı?
bilmem.
buralarda denizi  hep çok mu özler  insanlar?
 onlara da bana olduğu gibi olur mu?
 yüzmekten çok izlemek midir  içten içe istedikleri.
bilmem.
ya da lokantada balık yemek hep zor mudur buraların diğer insanlarına da ben gibi?kafa -göz dalarlar mı balığa? bu yüzden kızılay-sakarya'da ki ekmek arası balıkçıları mı severler?
bilmem.
tanju okan dinlerlerken ya da dario moreno duyduklarında içleri bir garip olur mu en az ben kadar? "deniz ve mehtap" dendiği anda ne düşlerler?anakara'ya dair şarkıların istanbul'a oranla azlığına kafayı takıp da sinirlenirler mi ki?
bilmem.
 halbu ki çokça güzel insanın yolu anakara'dan geçmiş:
özdemir asaf, 
cemal süreya,
ahmed arif
...

4-5 saate sabah olacak, bir anakara simitine tav olacağım ben yine. yine hiç suç bulamayacağım şehrime. okyanuslardan daha çok sevdiğim adamla el ele yürüdüğümüz onlarca sokağından sadece birini aklıma getireceğim ve ben oturup buralara ne kadar çok şey borçlu olduğumu fark edeceğim. 
sonra 
anakara'ya dair bilmediklerimi bir yana koyup
burayı özleyen tüm arkadaşlarıma yetecek kadar kuğulu park havası alacağım.

7 yorum:

sokak dedi ki...

sen anakara dedikçe sek kahveci, şimdi şu an yollara düşesim geldi. gidip o kuğulu parka, O' nun simit attığı kuğuya "ulan senin kadar olamadık" diye pis pis bakasım geldi.

orta karar dedi ki...

Adına şiirler yazılzan ve balık yerine kokmuş balık kokan İstanbol'u bırakıp; Anakara'ya gelmek için gün sayıyorum..

Bikaç saat sonra sabah olacak. Ve ben aklımı Anakara'da bırakıp, hatta aklımı kesin bi yerde bırakıp çalışmaya geldiğim İstanbol'de istifa edeceğim..

Sonrası bir bir buçuk ay.. Anakara. Balıklar da beni özlesin biraz boğazda.

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

canım sokak,
gelsene hakikaten, bir yolunu düşürüp buralara.

orta karar,
az kaldı ha. zannımca istifa etmiş olmalısın şu dakikalarda. özlesin tabi balıklar seni. sen yeteri kadar özlemişin zaten anakara'yı.

sokak, orta karar;
size her daim çayım var bilesiniz.
kalın sağlıcakla.

Uyursam Uyandırın dedi ki...

Bana soğuk ve ıssız gelen Ankara'yı neden böylesine sevdiriyorsun? Evet bunu başarıyorsun! Her kelimende atla git, kahvenin sekiyle bir sütsüz kahve iç, damağına iyice yerleşsin sonra geri gel dedirtiyorsun..

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

hem sütsüz hem şekersiz :) bir de okuduğumuz kitapları koyarız masaya. konuşuruz hepsinden :)
gel yahu, anakara öyle sanıldığı kadar soğuk ve ıssız değil ki, uyursam uyandırın :)

Uyursam Uyandırın dedi ki...

Ah ah işte o an herşeye bedel olacak ve ben geleceğim birgün:) Sonra beni alıp kuğulu parka götüreceksin, en çok sevdiğin yerleri gezdireceksin. Sonra sende benim yanıma geleceksin.. Biliyorum çünkü gönülden diliyorum:)

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

o kadar güzel olur ki. düşündüm, hayal ettim pek mutlu oldum :)