Ocak 07, 2016

soba yanıyordu bir yandan

içince güzel oluyorsak, neden içmiyoruz?
birbirimize daha çok güvenip ağzımızdan çıkanın hesabını yapmıyorsak daha ne olsun ki? hem sarhoşken mi daha çok seviliyoruz ki? hayat ah hayat sen ne acayipsin. nesnelerin, özlemlerin birbirine karışması ne kötü.
evet, kötü hep kötü. rasyonel sayılar hep güzel. ege kadar, akdeniz kadar koskoca atlas okyanusu kadar...hep mi böyle üzüntüler, sevgiler..
bir ayarı olmaz mı?
yine mi ah! ile biten yazılar, türküler, şiirler..
yoo.
olmasın, ne olur olmasın öyle..
buna gerek yok ki.
sevdicek der ki üzülmektir yazıyı besleyen. haklı belkide. yazmadığım zamanlar mutlu mu oluyorum peki? musmutlu hem de?
e ben yazıyorum.
deftere, kağıda, tahtaya, ege denizi'ne, bozkır'a..
ah anakara, özledim çok. sokakları. annemi.
yine ah! ile bitti ya la..

ah!

bir gün her zamankinden de yalnız kalırsam?
en sevdiklerini çocukken tanımalısın ki kıyamasınlar sana. yoksa seni kırılmaz sanıyorlar. kim bilebilir ki ne kadar içimin acıyabileceğini? sormuyorlar da. halbuki sorsalar uzun uzun anlatmam da, sıkmam da onları. sadece uzun uzun sarılırım. o kadar.
günler
günler.
art arda..
şerefe.

ah!
pencereme bu gece ay düşse.