Ocak 05, 2014

biraz rakı

yaa sek kahvem kaldın mı yine yalnız? 
şimdi ben yazsam yazsam; defterlerimi bitirsem, sayfaları doldursam geçer mi ki şu kocaman boşluk? bugün gökçün'ü çok özledim. bugün çocukluğumu çok özledim. sanırım evin anahtarını unutursam ne halt ederimi uzun uzun düşündüğüm ilk gün büyümüştüm. ailemle her kavga ettiğimde, kardeşimle anlaşamadığımda usul usul büyüyordum. sonra geride kalan olmaya başladım. önceleri bir otobüsün ardından bakardım, şimdi ise bir otomobilin. ağlamayayım diye alelacele sarıldığım her dakika büyüyordum. halbuki ben çapraz olmak suretiyle uzun uzun sarılmayı severdim. ve ben ağlamak istersem ağlardım.

hakikaten az kaldı değil mi? hem de hiç olmadığı kadar az?

4 yorum:

orta karar dedi ki...

Arkada kalmak da güzeldir, insana ufka umutla bakmayı da öğretir.

Aaa kuzunun düğünü var ya, az kaldı hazırlanalım! diyecek kadar az kaldı kuzum ;)

Topuklu Pollyanna dedi ki...

Çapraz sarılmalar...Çok sevdim bu kelimeleri...Özlemler bazen güzel oluyor ama bir çocuk masumluğunda yaşayabildiğimiz sürece sanırım.SEvgiler...

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

orta kararı'ma,
arkada kalmayalım artık, sarılıp sarmalayan olalım.
azcık kaldı düğüne. panik yapacak kadar az.
öperim seni.

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

Topuklu Pollyanna'ya,
Merhaba.
çapraz sarılınca daha bir yüreğinde hissediyorsun. pek güzel. pek çocuk. özlemler tadında kalmalı. o vakit bencede güzel.
Sevgiyle.