Ağustos 07, 2011

Cemal Süreya-II

yakın zamanda "Sevda Sözleri"  kitabını kendime zorla aldırıyorum. ehe, güzel kalpli erkek çocuğu içine bir de not yazıveriyor biz bir belediye otobüsünde Keçiören istikametine gitmekte iken. otobüs seyir halinde ya, yazı biraz "kargacık burgacık" a yakın: ama en güzel deniz kabuğu gibi, yan yana bir gün doğumu gibi. işte o gün doğumu, şu dizeleri aklıma getirmeye yetiveriyor:

“Bende tarçın sende ıhlamur kokusu
Yürürüz başkentin sokaklarında

Bir nehir şu tutuk konuşan cumartesi
Üstünde iki yonga: Çarşamba, bir de cuma
Ayrılık lafları etme sevgilim
Önümüz Temmuz önümüz Ağustos nasıl olsa
Kol kola yürüyoruz tek tük öpüşüyoruz
Sonra ayrılıyoruz korkuyoruz da
Kimi zaman neden kalabalığın içinde duruyoruz da
Kimi zaman bir köşe arıyoruz en sapa
…”     
Cemal Süreya


6 yorum:

Blogger Bolat dedi ki...

Kıymeti bilinmemiş önemli bir yazarımızdır.

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

sağlam şairdir, hem de çok sevilesi bir şairdir.

PrensesFiona dedi ki...

Ankara'da Cemal Süreya okumak daha bir keyiflidir :)

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

:) bazen ankara'Da okumak cemal süreya'yı bana acıklı geliyor ama kesinlikle keyifli;;)

kadim dedi ki...

Cemal Süreya'nın en kıymetli sevda sözlerindendir:
“Bende tarçın sende ıhlamur kokusu
Yürürüz başkentin sokaklarında
bir başka bakar olur insan Ankara'ya.Vaktiyle o kitabı kız arkadaşıma alışımı, tam bu satırların üstüne de bir kuş kondurduğumu gözlerim dolarak hatırlıyorum şimdi:(

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

cemal süreya, Ankara'da aşkı, öyle bir coşku ile anlatmış ki. tıpkı diğer sevda sözleri gibi. hüznün, özlemin ve çığlığın yansıması gibi.